Eylül 2008 Tarihinde Tekrar Baskılar - 2. sayfa

On Dilde Yatçılık Terimleri Sözlüğü

1965’ten beri basılan ve denizcilikteki gelişmeleri içeren 600 yeni kelimenin eklenmesiyle güncelleştirilen, 2000’deki yeni baskısında 2750 kelimelik kapasiteye ulaşan On Dilde Yatçılık Terimleri Sözlüğü, Türkçe baskısına eklenen ve sözlüğün kullanımını son derece kolaylaştıran İngilizce ve Türkçe dizin ile özellikle yabancı sularda seyreden veya seyretmeye hazırlanan tüm yatçılar için yıllardır benzersiz bir başvuru kaynağı olma özelliğini sürdürüyor.

Yıldırım Bölge Kadınlar Koğuşu

Yıldırım Bölge Kadınlar Koğuşu, 1976 yılında Politika gazetesinde tefrika olarak yayımlandığında, gerçekçiliği ile Sevgi Soysal'ı 12 Mart'ın simge yazarı yapmıştı.

Matematik Tarihi

Matematiğin temel kavramlarını ve matematiğin tarihsel gelişimini kolay anlaşılır bir şekilde okuyucuya ulaştırmayı amaçlayan Marcel Boll, kitabını şöyle tanıtıyor: “Okuyucu, bu sayfalarda kendisine bir şey öğretilmesi çabasıyla karşılaşmayacaktır. Asıl amacımız sezgisel, uyarıcı ve anlaşılır olmak olduğundan, zamandizinsel bir anlatımdan, bir seçkiden vazgeçtik."

Nüfus Mübadelesi
Kayıp Bir Kuşağın Hikâyesi

Osmanlı devleti, Balkan Savaşı sonrasında Avrupa’daki topraklarının neredeyse tamamına yakınını kaybederek çekilirken, geride sayıları yüzbinlerle ifade edilen bir insan kitlesini bırakmak durumunda kalmıştı. Söz konusu yüzbinlerse, Osmanlı tebaasıyken bir anda bambaşka bir devletin, hem de azınlık statüsündeki vatandaşları oluvermiş Müslümanlardı.... İşte elinizdeki bu kitap, mübadillerin Balkan Savaşı’nın sebep olduğu yıkımla başlayan hikâyelerini, mübadelenin öncesi, mübadele süreci ve hepsinden önemlisi Türkiye’ye geldikten sonraki bölümde yaşananlarla birlikte ele alıyor; tarihin yeniden yazıldığı bir sürecin bizzat öznesi olmuş insanların hikâyesini anlatıyor.

Anadolu Yıldızı Eskişehirspor

“Anadolu Yıldızı”… “Kırmızı Şimşekler”… “Eseses- Kikiki- Eski eski-Es”. Türkiye futbol tarihinin en büyük nostaljik kıymetlerinden biri: Eskişehirspor. Futbolda “Anadolu Devrimi”nin simgesi idi Eskişehirspor… İstanbul oligarşisine karşı çıkan ilk büyük tehditti… Altın çağındaki Eskişehirspor, 1960’lar/1970’ler dönümü Türkiye’sinde yaşanan toplumsal değişim dinamizminin, “statüko”yu sarsmaya dönük heyecanının futbol dünyasındaki temsilcisiydi, sanki…

Yersiz Yurtsuz

Edward W. Said’i, son yüzyılın en büyük entelektüellerinden biri olarak anmak abartma sayılmamalı. Oryantalizm kavramını, eleştirel bir kuramsal araç olarak, o ‘icad etti’. Bunun ötesinde, “eski zamanlardaki” gibi, siyasal fikirleri doğrultusunda harekete geçen, angaje olan bir entelektüeldi.

Edebiyat Üzerine
makaleler / röportajlar

Türk edebiyatının en önemli eleştirmenlerinden biri; belki de birincisidir Berna Moran. Edebiyat algımızda yön gösterici bir rol oynayan yazılarıyla, zengin fikrî altyapısıyla, tartışan ve tartışmayı açan metinleriyle bir ufuk çizgisidir. Elinizdeki bu kitap onun eserlerine girmeyen, kimi dergi ve gazetelerde yayımlanmış makale ve röportajlarından oluşmaktadır.

"M. K." Adlı Çocuğun Tehcir Anıları
1915 ve Sonrası

9 yaşında tehcire uğrayan Adanalı Ermeni Manuel Kırkyaşaryan, tüyler ürperten yaşam öyküsünü anlatıyor. İki gün içinde annesini de babasını da kaybedişini, etrafındaki herkesin öldürülüşünü, bir tür esir pazarında satılışını, evlatlık gittiği evlerden kaça kaça, on yıl dolana dolana sonunda hayatta kalan akrabalarını buluşunu...“Benim ismim M.K.” diye söze başlayan Manuel Usta’nın anlattıkları insanı ürpertiyor.

Masumiyet Müzesi

Nobel ödüllü büyük yazarımız Orhan Pamuk’un üzerinde altı yıldır çalıştığı harikulade aşk romanı bu sözlerle başlıyor... Masumiyet Müzesi’ni okurken yalnız aşk hakkında değil, evlilik, arkadaşlık, cinsellik, tutku, aile ve mutluluk hakkındaki bütün düşüncelerinizin derinden etkilendiğini ve kitabın rengârenk dünyasından hiç ayrılmak istemediğinizi göreceksiniz.

Drina Köprüsü

Bir ülkeyi ve insanlarını, onların üç yüz elli yıllık tarihine tanıklık eden bir köprünün dilinden anlatan olağanüstü bir roman. Nobelli yazar İvo Andriç, Drina Köprüsü’nde, isyanların, salgınların, savaşların ve doğal felaketlerin gölgesinde Balkanlar’ın tarihini, eski Bosna’yı, orada yaşayan halkların paylaştığı hayatı ve bu hayatın milliyetçilikler çağında nasıl değiştiğini anlatıyor.