Ekim 2010 Tarihinde Tekrar Baskılar

Bir Serencam

Kadın, namus, din, cehalet; savaşın Anadolu’da bıraktığı izler; aşk, toplum parazitleri, ruh sapıklıkları, umutsuzluk ve görev duygularını konu edinen kitapta Yakup Kadri’nin biçim, içerik ve teknik yönünden başarılı hikayeleri yer alıyor.

Bu Ülke

Meriç’in “aynı kaynaktan fışkırdılar” dediği eserler dizisinin önemli bir halkası. Bir çağın, bir ülkenin vicdanı olmak isteği Meriç’in bütün çabasına her zaman yön vermiştir: “Bu sayfalarda hayatımın bütünü, yani bütün sevgilerim, bütün kinlerim, bütün tecrübelerim var. Bana öyle geliyor ki, hayat denen mülakata bu kitabı yazmak için geldim; etimin eti, kemiğimin kemiği."

Devlet ve İşadamları

Cumhuriyet’in ilk yıllarından 90’lara, Türkiye’nin “girişimcilik” tarihi ve devletle işadamlarının bir türlü gevşemeyen ilişkileri... Holdingleşme eğiliminin köklerinden liberalizmin tanımına ve Türkiye’deki algılanış biçimine, girişimci derneklerinin işlevinden Türkiye’nin iktisat politikalarındaki dönüm noktalarına... Yetmiş küsur yıllık bir süreç üzerine derinlikli tezler...

Devlet, Sistem ve Kimlik
Uluslararası İlişkilerde Temel Yaklaşımlar

Soğuk Savaş döneminin sona ermesi, klasik anlamıyla uluslararası ilişkileri altüst ederken, uluslararası ilişkiler kavramı üzerine de yeni tartışmalar başlattı. Devlet, Sistem ve Kimlik sözkonusu tartışmalara katkı niteliğindeki çalışmalardan oluşan önemli ve "yeni" bir derleme. Atila Eralp, İhsan Dağı, Fuat Keyman, Necati Polat, Oktay Tanrısever, Faruk Yalvaç ve Nuri Yurdusev'in makaleleriyle...

Edebiyat Kuramları ve Eleştiri

Bu kitapla Berna Moran’ın “Bütün Eserleri” bu kitabıyla tamamlanıyor. Alanında klasik sayılan Edebiyat Kuramları ve Eleştiri, ülkemizde edebiyat eleştirisi alanında yaşanan kısırlığa bir cevap niteliği taşıyor. 1973 TDK Bilim Ödülü’nü kazanan bu temel eser edebiyat kuramlarını ve eleştiri yöntemlerini sistematik bir şekilde incelerken Türk edebiyatından verdiği örneklerle zenginleşiyor.

Feminist Teori

Feminist eleştirinin, çağımızın hemen bütün temel düşünce akımları hakkında, onların zaaflarına işaret eden veya onları zenginleştiren bir çift sözü var. Josephine Donovan’ın kitabı, feminist teorinin her iki yanıyla mükemmel bir tanıtımını yapıyor.

Feodal Toplumdan Yirminci Yüzyıla

Feodal Toplumdan Yirminci Yüzyıla yazarının özellikle iki amacı gözeterek kaleme aldığı bir klasiktir: “Tarihi ekonomi teorisiyle ve ekonomi teorisini tarihle açıklamak.” Huberman’a göre “bu düğümlenme önemli ve zorunludur.

Hüküm Gecesi

1908-1911 yılları arasındaki siyasî olaylar. İttihat ve Terakki Fırkası’nın egemen olduğu dönemin muhalif gazeteci gözüyle eleştirisi. Kişisel çıkarlar uğruna girişilen ve halkın yararına herhangi bir düşünceye, ülküye dayanmayan çatışmalar. Bir devrin çözülüşü.

İletişim Kuramları Tarihi

Birçok disiplinin kesiştiği noktada yeralan iletişim süreçleri, felsefe, tarih, coğrafya, psikoloji, toplumbilim, budunbilim, ekonomi, siyaset bilimi, biyoloji, sibernetik ya da bilişsel bilimler gibi çok değişik bilimlerin ilgisini çekmiştir.

İmparatorluk Mirası
Balkanlar'da ve Ortadoğu'da Osmanlı Damgası

Roma ve Bizans ile birlikte dünya tarihindeki en güçlü ve en uzun ömürlü emperyal sistem olan Osmanlı İmparatorluğu'nun Güneydoğu Avrupa, Batı Asya ve Kuzey Afrika'daki izlerini süren İmparatorluk Mirası, bu alandaki yetkin akademisyenleri biraraya getiriyor. Osmanlı mirası, şimdiye kadar tarih disiplini tarafından da ya reddedilmiş ya da istenmeyen yabancı bir hâkimiyet olarak temsil edilmiştir.

Kamusallığın Yapısal Dönüşümü

Kamusallığın, kamusal alanın kuruluşu, işlevleri ve önemi... Vatandaşlığın siyasal anlamı... Burjuva toplumu/ sivil toplum ile devlet arasındaki ilişkinin dinamiği... Kamuoyunun yapısı ve etkileri... Frankfurt Okulu’nun yaşayan en önemli düşünürü Habermas, bu siyaset teorisi klasiğinde, modern siyasetin ve toplum kuramının bu temel kavram ve ilişkilerini inceliyor ve ihmale gelmez tartışma kapıları aralıyor.

Korkuyu Beklerken

Oğuz Atay’ın hikayeleri, gündelik hayatı kavrayış derinliği, anlatım zenginliği ve okuru alıp götürmedeki enerjileri bakımından romanlarından geri kalmaz. Kitaba adını veren hikayenin korkuyu beklerken kendini evine hapseden kahramanı, Atay’ın edebiyat güzergahındaki farklılığının en büyük kanıtlarından.

Millî Savaş Hikâyeleri

Her biri başka bir yeri, başka kişileri, başka olayları konu edinen, bir yandan da sonu gelmez ve umutsuz bir arayışı dile getiren hikayeler. Güzel ve büyük yurdunu yitiren Hamdi, kocasını aramak için İstanbul’a gelen Ödemişli zavallı bir kadın, her şeyi allak bullak eden, “yurt”u “gurbet”e çeviren savaş ve geride kalanların hayatları.

Ortaçağ Kentleri
Kökenleri ve Ticaretin Canlanması

Belçikalı büyük tarihçi Pirenne, Ortaçağ konusunda dünyanın öndegelen otoritelerinden. Eserleri arasında özel bir yeri olan bu kitap, Batı Avrupa’da ekonomik canlanma ve kent uygarlığının doğuşunu ele alırken tüccar sınıfının oluşumu, toprak köleliğinin ortadan kalkışı, burjuvazinin doğuşu ve belediye kurumlarının ortaya çıkışı gibi süreçlere ışık tutuyor.

Tarih Nedir?
Genişletilmiş Yeni Baskı

Tarih Nedir? büyük bir tarihçinin meslektaşları, öğrenciler, tarihin ne olduğunu merak eden okurlar için kaleme aldığı çarpıcı bir eser.

Türkiye'de Milli Şef Dönemi Cilt 2
(1938-1945)

Cumhuriyet tarihinin bütününü kavrayabilmek için bir temel kaynak niteliğindeki Millî Şef Dönemi’nin ikinci cildi, Saydam hükümetinin kuruluşuyla ve önemli bir soruyla başlıyor: İnönü’nün 1939’daki İstanbul Üniversitesi konuşması, demokrasi müjdesi miydi?

Türkiye'de Siyasal Partiler Cilt 2
Mütareke Dönemi

Tarık Zafer’in biliminin ana özelliği “inkılâp tarihi”mizin bu romantik yapısını serinkanlılıkla sorgulaması. Türk toplumsal bilimlerine, siyasetine, tarihine yaptığı en büyük katkı bu kısır döngüyü aşması. Araştırıcı bir kimlikle düne eğilmesi ve uluslaşmayı, ulus-devleti insancıl, hümanist bir açıdan çözümlemesi...

Umrandan Uygarlığa

Cemil Meriç’in, 21. yüzyıla taşacağı anlaşılan “batılılaşma-çağdaşlaşma-uygarlık” tartışmalarına çok yıllar öncesinden katkı sağlayan, ufuk açan denemeleri, makaleleri... “İki yol var insanlık için:Kendi kendini imha veya gerçekten insanlaşmak. İnsanlık tek merkeze yönelen bir tür; öteki türler gibi dağılıcı değil. Bu biricik düşünen türün sonu, çözülüş olamaz. Mekan ve zamanı aşacak insan."

Totalitarizmin Kaynakları 1 / Antisemitizm

Yahudi karşıtlığından farklı bir temelde, belki bir modern çağ yan etkisi sayılabilecek biçimde ortaya çıkan Antisemitik akımların doğuşunu, 19. yüzyıldan 20. yüzyıla dönülen çağ aralığındaki gelişmeleri ele alan bir inceleme. Arendt, Totalitarizmin Kaynakları’nın birinci cildinde, 20. yüzyılda sayısız insan hayatına malolacak, soykırım girişimlerine, katliamlara, toplumsal hezeyanlara kapı aralayacak, ardından siyonist şiddetle karşı dramlar yaratacak bir eşiği analiz ediyor.

Ahmet Hamdi Tanpınar | Bir Kültür, Bir İnsan

Elinizdeki bu eser, 20. yüzyıl Türk edebiyatının en önemli yazarlardan biri olan Ahmet Hamdi Tanpınar’ın edebî tadına doyum olmaz ders notları esas alınarak hazırlandı. Tanpınar’ın “katı çizgileri yumuşatan ve birleştiren, ruhları bir potada eritip şekillendiren konuşmaların sırları”nı içeren bu derslerinde neler yok ki...

Lujin Savunması

"….söylemeden edemeyeceğim; bütün Rusça kitaplarım arasında en fazla ‘sıcaklığa’ sahip olan ve bu sıcaklığı yayan Lujin Savunması’dır." VLADIMIR NABOKOV

Türk Kültür Dünyasından Portreler

Kurtuluş Kayalı’nın bu kitabının arka planında, birçok çalışmasının ardındaki aynı kaygı yatıyor: Türkiye’nin düşünce hayatının ve entelektüellerinin aktüaliteye esir oluşu ve “yerli” duyarlılıktan uzaklığı... Önceki derlemelerde olduğu gibi ağırlıkla sosyal bilimcilerin portreleri üzerinden gözlemler yapıyor Kurtuluş Kayalı.

Ankara, Mon Amour!

Ankara, Mon Amour!  üst üste asılınca ertesi gün daha iyi ısıtan paltoların  cepli basma elbiselerin  dualarla ekilen simit ağaçlarının  üç tam bir paso’nun  troleybüs hızında giden bir hayatın  Zümrüt Pastanesi’nin ve Alemdar Sineması’nın  sabahtan öğlene bir yağmurla değişiveren dünyaların  ikindi sessizliklerinin ... Bize vaat edilenler de bunlar değil miydi zaten?

Bir Bilim Adamının Romanı

Ülkemizde pek benimsenmemiş bir dalda, biyografik roman türünde, Oğuz Atay’ın, kendine özgü üslubu ve kurgusuyla, kendi hocası da olan Mustafa İnan’ı anlatışı.