Dostoyevski

Ölü Bir Evden Hatıralar

Ölü Bir Evden Hatıralar, Dostoyevski’nin Omsk’taki bir çalışma kampında yaşadığı dört yıllık kürek mahkûmiyetinin buruk bir hediyesi…

Yaz İzlenimleri Üzerine Kış Notları

Dostoyevski’nin ilk Avrupa seyahatinin ardından kaleme aldığı Yaz İzlenimleri Üzerine Kış Notları öfkeli ve alaycı bir Batı eleştirisidir.

Cinler

19. yüzyıl sonu Rusyası’nı kasıp kavuran şiddet çığırtkanlığına karşı bir haykırış niteliğinde olan bu başyapıt en iyi siyasi romanlardan biri olarak kabul edilmektedir.

Puşkin Konuşması

Dostoyevski’nin 1880’de Puşkin Anıtı’nın açılışı ve yazarı anma etkinliklerinde yaptığı ünlü Puşkin Konuşması dinleyenler üzerinde derin bir etki bırakmış ve Rus edebiyat tarihinde bir dönüm noktası olarak kabul edilmiştir.

Ezilmiş ve Aşağılanmışlar

Ezilmiş ve Aşağılanmışlar, Dostoyevski’nin on yıl süren kürek mahkûmiyeti ve sürgün cezasının ardından kaleme aldığı ilk büyük romanıdır.

Öyküler

Dostoyevski’nin öyküleri, yazarın büyük romanlarının dayandığı derin ve karmaşık âlemin yapı taşlarıyla örülmüştür.

Budala

Budala, Rus ahlâki ülküsünün edebiyattaki en kusursuz, en doyurucu tasviridir.

Kumarbaz

Dostoyevski’nin bizzat mücadele ettiği parasızlık ve kumar düşkünlüğünü anlatan Kumarbaz, korkunç ve amansız bir saplantının öyküsü.

Öteki

Edebi kariyeri boyunca Dostoyevski’nin zihnini meşgul eden Öteki, yazarın çok genç yaşta kaleme aldığı ikinci romanıdır.

Beyaz Geceler

İsimsiz bir anlatıcının ağzından yalnızlığı ve karşılıksız aşkı dinlediğimiz dört gece ve bir sabahlık yalın bir hikâye.

Suç ve Ceza

Dostoyevski’nin en çok okunan romanı olan Suç ve Ceza, yayımlandığı günden bu yana insan ideallerini ahlâki ve felsefi sorularla sınamaya devam ediyor.

Üç Novella
Ev Sahibesi / Amcanın Rüyası / Ebedi Koca

1847-1870 yılları arasında yazılan bu üç novellada, Dostoyevski’nin genç kaleminin peşinden gidecek; trajedi, gizem ve mizahı bir arada bulacaksınız. Üç Novella’da bir araya gelen Ev Sahibesi, Amcanın Rüyası ve Ebedi Koca, akılda yer eden karakterleriyle Dostoyevski’nin büyük romanlarının lezzetini taşıyor.

Yeraltından Notlar

Yeraltı Adamı’nın bir devlet memuru olarak geçirdiği tekdüze günler, yanında bir türlü rahat hissedemediği arkadaşları ve hayattaki mutlak yalnızlığı, bıkkın bir öfke ve küçük, imkânsız pazarlıklarla gittikçe daha fazla lekelenir, ta ki kendisini bir arada tutan görünmez ipler yavaşça çözülmeye başlayana kadar. Yeraltından Notlar, yayımlandığı 1864 yılından beri öfke ve sessizliğin en güçlü manifestolarından biri olmuştur.