Total kurum, disipliner cezaevi, kamp: Goffman, Foucault ve Agamben’in kavramlarıyla Diyarbakır Askerî Cezaevi (1980-84)

Total kurum, disipliner cezaevi, kamp: Goffman, Foucault ve Agamben’in kavramlarıyla Diyarbakır Askerî Cezaevi (1980-84)

Derya Fırat  - Hande Topaloğlu

 

Özet: 1980-1984 yılları arasında kamu görevlileri tarafından tutuklular üzerinde ağır ve sistematik işkencenin yaygın ve sürekli biçimde uygulandığı Diyarbakır Askerî Cezaevi “Dünyanın en kötü şöhretli 10 cezaevi” arasında yer almıştır. Bu makale, 1980 sonrasında özelikle Kürt halkı için bir “bellek mekânı” haline gelmiş olan Diyarbakır Askerî Cezaevi’ni, Michel Foucault’nun “disipliner kurum” kavramı, Giorgio Agamben’in “kamp” kavramsallaştırması ve Erving Goffman’ın “total kurum” tanımlarından hareketle tartışmaktadır. Bu tartışma kavramsal bir sınıflandırmanın ötesinde, şimdiye kadar gerek tarih yazımında gerekse toplumsal süreçlerde dışarıda bırakılan kişisel tanıklıklara başvurarak, 12 Eylül 1980 darbesinin, bu travmatik tarihsel olayın ardından gerçek bir toplumsal hesaplaşmanın nasıl, hangi biçimlerde ve hangi koşullarda gerçekleştirilebileceğini sorgulamaya yönelik analizlere katkı sunmayı amaçlamaktadır.

Anahtar sözcükler: Diyarbakır Askerî Cezaevi, kolektif bellek, bellek mekânları, total kurum, disipliner kurum, kamp

 

*** 

 

Total institution, disciplinary prison, camp: Diyarbakır Military Prison through the conceptual framework of Goffman, Foucault and Agamben (1980-84)

Derya Fırat  - Hande Topaloğlu

 

Diyarbakır Military Prison in which military personnel tortured the inmates in a systematic and continuous way between 1980 -1984 is considered as “one of the most notorious prisons in the world.” This paper discusses Diyarbakır Military Prison which became a “site of memory” (les lieux de mémoire) for the Kurdish people, by making use of three concepts: Erving Goffman’s “total institution,” Michel Foucault’s “disciplinary institution,” and Giorgio Agamben’s “camp.” Rather than a conceptual classification, the paper aims to contribute to the analysis of how and under which circumstances and forms after 12 September 1980 coup d’état and the traumatic event that it brought about, a real social reconciliation and “reckoning” would be possible. In the paper, the primary reference is to the personal testimonies which up until now have been silenced by the official historiography.

Keywords: Diyarbakır Military Prison, collective memory, “sites of memory” (les lieux de mémoire), total institution, disciplinary institution, camp