Haziran 2014 Tarihinde Yeni Çıkan Kitaplar

Deliduman

Tek başıma da kalsam, dünyanın bütün hükümetleri ve onlara oy verenler bana karşı da olsa, dünyanın bütün hükümetlerine karşı ayaklananlar ve onlara destek verenler bana karşı da olsa; bütün dünya, yedi milyar küsur insan tek tek bana karşı da olsa... Deliduman, dermansız ve güdük bir ilçeden haykırmaya başlıyor, İstanbul’a uzanıyor. Çocukluğumuzun, hatıralarımızın ve bütün sokaklarımızın üzerinden dangır dungur geçen imar ve para iştahına lanet!

Hayal Et Hikâyeleri

Murat Başekim, karanlık, cayırtılı, cin böğürten ve güldüren hikâyeler yazıyor. Şîr’in pençesini vurduğu Şark gotiğini resmediyor. Hayal Et Hikâyeleri, esrarlı, dumanlı, zifirî yerleri, çok uzakları ve çok yakını anlatıyor

Ruhisar
Denize Dair Hikâyat

Vecdi Çıracıoğlu, “Denize Dair Hikâyat” üçlemesinin ikinci kitabında Ruhisar’ı anlatıyor. Ateşböcekleri par par uçuşuyorlar. Küpeşte, borda, karina... Ruhisar, kıyıda denizcisini bekliyor. Alesta! Ruhisar, deniz kokuyor.

"Öl Dediler Öldüm"
Türkiye’de Şehitlik Mitleri

Serdar M. Değirmencioğlu’nun hazırladığı derleme, sosyal bilimlerin bu önemli ve tabu konu karşısındaki sessizliğini bozarak, şehitlik mitolojisinin türevlerini ve yansımalarını inceleme amacı güdüyor. Kitapta, şehitlik kavramının farklı dönemlerdeki ve farklı bağlamlardaki kullanımları ele alınıyor: Çanakkale Savaşı, 27 Mayıs… İslâmcılıkta, Alevilikte ve radikal solda şehitlik kavramının yeri ve dönüşümleri...Şehitlik söylemi nasıl yeniden üretiliyor...Şehitlik mitolojisi kamusal alanı nasıl çatışma belleğinin hâkimiyetine sokuyor?

Yahudilerin Siyonizm Karşıtlığı

Yakov M. Rabkin, bu kapsamlı kitapta Siyonizme yönelik Yahudi muhalefetini tüm yönleriyle ortaya koyuyor: Siyonizme karşı Musevi geleneğin içinden gelen muhalefetin yapısını inceliyor, “Museviliğe yönelik bir tehdit” olarak görülen Siyonizme direnişin tarihçesini sunuyor.

A'dan Z'ye Felaket Henry

Güm Güm Panzeri’nden Haşarı İskelet’e, Cızırtılı Kasaplar’dan Zalim Zaman Makinesi’ne Felaket Henry hakkında merak ettiğiniz her şey bu kitapta!

Esas Duruşta Cinayet

İsmail Saymaz Esas Duruşta Cinayet’te, çeşitli örnekleriyle asker ölümlerini mercek altına alıyor. Tahkir, kötü muamele, dayak, eziyet, intihar ve cinayet sebebiyle hayatlarını kaybeden askerlerin başlarına gerçekte ne geldiğini araştırıyor, ölümlerin gerçek sebeplerini ve bunların üzerinin nasıl örtüldüğünü ortaya koyuyor. Başka canların sorumsuzca feda edilmesine göz yumulmasın diye…

Tartışmalar

Borges’in düzyazı ile şiirin iç içe geçtiği denemeleri, edebiyata ve yazmaya ilgi duyan herkese sesleniyor. Borges rehberliğinde edebi fikirler ve imgeler arasında bir gezintiye çıkmak isteyenler için...

"Türkiye İşçi Partisi'ne Âşık Oldum"

Hamdoş’un hikâyesi, sadece “resmî” politika sahasında değil hayatın her alanında fakir fukaranın derdini kovalayan, bu arada güler yüzü hiç düşmeyen, sosyalizme aşkla bağlanmış bir fedainin hikâyesi. Dava adamıyla gönül adamının şahsında birleştiği bir isimsiz kahraman... Hamdoş, bu kitapta hikâyesini tamamen kendi tecrübesinin içinden, kendi lisanıyla anlatıyor. Türkiye’de sol/sosyalist hareketin toplumsal tarihine olağanüstü canlı bir ışık tutan bir yaşam hikâyesi…

Zamanın Manzarası

Büyük aşklar ya ölümle bitermiş ya yasaklarla örülürmüş... Hayatın rüyası kısaymış... Kim görmüş? Kim görüp de fark etmiş. Mehmet Eroğlu, büyük bir aşkı ve bir dönemi, derinlikli ve ustaca anlatıyor.

Geleceği Eskitmek
AKP ve Türkiye

Neoliberalizm fenomenini hesaba katan fakat AKP’yi neoliberalizmin Türkiye bayiliğine indirgemeyen; İslâmcılığın dönüşümlerini incelerken ezbere tasniflerle yetinmeyen bir analiz… Gezi protestosu tecrübesine ve AKP’nin güncel çatışma partneri olarak Gülen Cemaati’ne de bakarak…

Sessizliği Söylemek
Dindar Kadın Edebiyatı, Cinsiyet ve Beden

İslâmcılık, tesettür, muhafazakârlık, kadın, toplumsal cinsiyet, gündelik hayat ve birçok toplumsal-politik meseleyi, edebiyatın dünyası içinden tartışan bir kitap.

Dünya Edebiyatı Bağlamında
Modern Türk Romanı
Kesişen Yazgıların Hikâyesi

Seyhan, modern Türk edebiyatıyla ilgili eleştirel düşüncelerin ulusal ve bölgesel kimliklere; dil, kimlik ve kültürel hafıza arasındaki yakın ilişkilere; yazarların farklı dünya ve değer sistemleriyle karşılaşılırken aracı olarak yüklendikleri sosyal sorumluluklara odaklanarak açıklanması gereğine işaret ediyor.