#erkeklik Etiketindeki Kitaplar

Çizgili Kenar Notları

Türkiye’de toplumsal, ekonomik ve kültürel olarak dışlanmış, marjinalleştirilmiş olanlar, kenar mahallelerde yaşayanlar, yoksullar... mizah dergilerinde, çizgi romanlar-hikâyelerde nasıl resmediliyorlar? Çizgi roman kültürü üzerine incelemeleriyle tanıdığımız Levent Cantek’in derlediği kitapta, son yirmibeş yılda derinleşen sınıfsal yarılmaların, toplumsal tahayyüle nasıl yansıdığını gösteren çalışmalar yer alıyor.

Türk Erkeği ve Diğer Mucizeler
Zihinler Altında 20.000 Fersah

Türk Erkeği ve Diğer Mucizeler, yıllardır süren bir arşiv ve bağlam çalışmasının ürünü olan Zihinler Altında 20.000 Fersah serisinin ilk kitabı. Toklucu, yıllara yayılmış silik bağlantıların izini sürerek nev-i şahsına münhasır memleket hallerini birbirine bağlayan bir “Zihniyet Haritası” çiziyor.

Türk Modernleşmesinin Cinsiyeti
Erkekler Devlet, Kadınlar Aile Kurar

Serpil Sancar, tarihsel olarak kadınların dışlandığı, cinsiyetçi politikaların belirginleştiği ve cinsel ahlakın sınırlarının çizildiği bir tarih anlatıyor bize. Feminist bir tarih okuması bu. Yazar, muhafazakâr modernleşmenin paranoyalarını ve orta sınıf Türk ailesinin nasıl inşa edildiğini tartışıyor. Beklentiler ve hayal kırıklıkları, şikâyet ve serzenişleri resmediyor.

Kadınlar Dile Düşünce
Edebiyat ve Toplumsal Cinsiyet

Herkes dile düşer, kadınlar da erkekler de... Ama ataerkil ideolojiler tarafından dil ötesi bir mahremiyet alanına hapsedilen kadınların, kamusal alanda görünür olunca kendilerini rezil ettikleri düşünüldüğünden, “dile düşmek” deyimi en çok onlara yakıştırılır. Üstelik, erkekler tarafından yapılmış bir dil içinde yaşamak zorunda oldukları ve simgeleştirilip başka şeyler hakkında konuşmanın aracı yapıldıkları için, hep “erkek dili”ne düşer kadınlar.

Erkek Millet Asker Millet

Erkek Millet Asker Millet, işte böyle kılcal damarlara nüfuz eden bir çözümlemeye girişiyor. Türkiye’de zorunlu askerliğin Balkan Savaşları’ndan günümüze uzanan tecrübesinin değişik cephelerine, anlatılarına, kültürel temsillerine bakılıyor kitaptaki yazılarda.

Hayali Kahramanlar Hakiki Erkekler
Çizgi Roman ve Fotoromanda Erkeklik Temsilleri Üzerine Denemeler

H. Bahadır Türk, neredeyse yarım asır öncesinin bilinen, okunan ve satan popüler anlatılarına, onların erkeklik hallerine odaklanıyor. Altmışlı yılların Bahadır, Tolga, Tarkan gibi tarihî çizgi romanlarını ve sahiden alelacayip bir fenomen olan sado-erotik fotoroman Killing’i anlatıyor.

Yeni Bir Hayat Kurmak
Kadınlar Anlatıyor: Babalık,Evlilik ve Boşanma

M. Esra Yıldırım, Türkiye’nin çeşitli illerinden kadınlarla yaptığı bire bir görüşmelerle boşanma deneyiminin kadınlar üzerindeki etkilerini teorik ve pratik olarak sergilemeye girişiyor.

Sürüne Sürüne Erkek Olmak

“Teslim olduğum ilk gece ağladım. Özlemden, endişeden… Ama askerlik gerçekten erkekliği pekiştiriyor. Çocukluk durumunu atıyorsun, kendine olan güveninin şey yapıyor. Silahtır milahtır, Allah'tır, vatandır; Allah, Allah nidalarıyla tatbikata çıkıyorsun, Allah Allah ile taarruz veriyorlar. Kendini yere atıyorsun sürünüyorsun.

Hovarda Âlemi
Taşrada Eğlence ve Erkeklik

Taşrada gece hayatının bir panoraması… Ekonomi-politik dinamiğinden eğlence kültürüne, davranış kodlarına, raconlarına… Osman Özarslan, taşrada bir modernlik deneyiminin de mekânı olan gazino ortamının derin bir analizini yapıyor.

Erkeklik Ofsayta Düşünce
Futbol, Eşcinsellik ve Halil İbrahim Dinçdağ’ın Hikayesi

“İlk hakemlik yıllarımda çok agresiftim. Aileme küfür edildiğini duyunca tribüne dönüp cevap veriyordum. Hakemi aslana, sahayı kafese, seyircileri de kediye benzetiyorum. Kediler maç boyunca aslana kafa tutuyor. Ama maç bitince aslan kafesten çıkıyor, seyirci hiçbir yerde yok. Olgunlaştıkça hiç umursamamaya başladım. Bana ‘ibne’ demeleri beni sadece güldürür. Ben eşcinselim, ‘ibne’ değil. Seyircinin de ‘ibnelik’ten anladığı zaten entrika çevirmek…”

Çin İşi Japon İşi
Cinsiyet ve Cinsellik Üzerine Antropolojik Değiniler

“‘Erkeklik’ en çok erkeği ezer.” Tayfun Atay’ın kitabındaki ilk yazısının başlığı, erkeklik meselesinin özünü söylüyor aslında! “Maçoluğun dayanılmaz ağırlığı” altında erkek erkeğin kurdu oluyor. Erkeklik rolünün dayatmalarının yol açtığı kasılmalar, erkekleri ebedi ergenlere dönüştürüyor.