Deniz Gülümsüyordu Uzaktan
Deniz Gülümsüyordu Uzaktan, erken gitmenin ve geç kalmanın, bir türlü yakalayamamanın romanı. Serhan Ergin, ustalıkla deniz kenarlarını anlatıyor. Usul usul çöreklenen yavaşlığı, yarım kalmışlığı...
Venüslü Kadınların SerüvenleriTRT Günleri
Venüslü Kadınların Serüvenleri Sevgi Soysal’ın TRT’de çalıştığı dönemde yazdığı oyun, makale ve yazılarını bir araya getiriyor.
Her Şey Dahil
Kerem Aslan, yarı karanlıkta bir zamanı anlatıyor; eve sığınan, evi bulan ve özleyen ince bir hüznü.
Uğultular
Gönül Kıvılcım; Kader’in, Dolunay’ın, Melek’in ve ormandaki diğerlerinin hikâyesini anlatıyor… Tarihi olmayan zamanın, kadınların…
Deli Bal - Kanatları Ölü Açıklığında
Pelin Buzluk’un biri Yaşar Nabi Nayır diğeri Selçuk Baran Öykü Ödülü almış iki kitabı bir arada…
Soğuk ve Temiz
Soğuk ve Temiz, yokluğun, merhametsizliğin ve hesaplaşmanın romanı. Bir kâbus tortusu…
Melike Uzun, acının içinden geçerek yazıyor. Dünya dönüyormuş!
Demeyin Anama, İçerideyim
Tecrübeli bir mahpus, Cafer Solgun, yirmi yıla yakın süren hapishane deneyiminin aralıklarla 1978’den 1987’ye uzanan ilk faslını anlatıyor. Sinop, Davutpaşa, Metris, Sağmalcılar… 12 Eylül darbesinin “içeriden” görünüşü… Hapishanelerde ilk “özel tip hücre” uygulaması, açlık grevleri, ölüm oruçları… Direniş…
Telef
Telef, zifiri karanlığın ağıt romanı. Hep hatırlanan, her cumartesi hatırlatılan genç ölümler… Attilâ Şenkon, ayrı ayrı zamanlarda, yan yana duruyor yangınlarla. Gecenin ortasında kelebek yumuşaklığı…
Beşinci Köşe ve İçimdeki Kalabalık
Gamze Güller’in biriyle Orhan Kemal Öykü Ödülü’nü aldığı iki kitabı bir arada. Bir çaydanlık gibi fokurdayan, dünyayı öpen, kahreden, sus pus oturan hikâyeler…
Maveraünnehir Nereye Dökülür?
Geçmişin bulanıklığı, kırıklıklar, kabullenişler. Gıcırdayan kapılar, boş fincanlar, galaksideki bütün gezegenler… Su sızdıran yağmur borusu. Engin Barış Kalkan, insanın ve dünyanın ürpertisini, geride kalanların tenhalığını anlatıyor
Çay Güzeli
İsmail Saymaz, Ovit Dağı’nı aşmaya çalışanların, aşıp da hayata iyi kötü tutunanların izini sürmeye çağırıyor bizi. Çay Güzeli, siyah beyaz fotoğraflarda başka renklerin de olduğunu gösteren hikâyeler.
Yüzler
Emrah Polat, suyun akışını, Ankara’yı, bir gecenin ortasını anlatıyor.
Yüzler, zamanın seslerinin, merhametsizliğin, acımışlığın romanı. “Cümle hal, insan halidir.”
Sahiden Hikâye
Kemal Varol okurlarının Jar’dan ve Haw’dan bildiği, Ucunda Ölüm Var’da da bir ara uğradıkları hayalî Arkanya’nın sokaklarında geziyoruz bu hikâyelerde.
Gerçek Hayat
Gerçek Hayat, içi içine sığmayan aşkın, karaltının içindeki umudun yeni sesli romanı… Gerçeği yaşanmaz olunca hayaline sarılıyor herkes.
OltacıDenize Dair Hikâyat
Vecdi Çıracıoğlu denizden ilham alıp yine denizi anlatırken zamanı yavaşlatıyor, acelesi olmayan bir adamın çağanoz misali tedirgin adımlarından bir ağ örüyor. Oltacı, fırtınalı denizin sütliman romanı.
Bozkırda Bir Gece Yarısı
Ercan Kesal, bozkırdan gelip bozkıra dönen bir hikâye anlatıyor, neşeli, koşturan bir şiir dizesi.
Behnan Shabbir, düzlüğü, tuhaflığı, manzarayı resmediyor, dünyayı hafifleten renkleriyle.
Baybahanlı NubarKaradeniz’den Bir Ermeni Yetimi
Halil Erhan, Karadeniz’den bir Ermeni yetimi Baybahanlı Nubar’ın, yani dedesinin hayat hikâyesini anlatırken geniş bir panorama çiziyor: Hamidiye Alayları’nın baskınları; Ermenilerin yaşayışları ve zaman içinde uğradıkları zulümler; vicdanlı biri tarafından kurtarılan, Müslüman olarak büyütülen bir yetimin verdiği hayat mücadelesi; Karadeniz köylerindeki ağalık düzeni... Nubar’ın ya da Müslümanlaştırılıp Türkleştirildikten sonraki adıyla Kamil’in gerçekle kurgunun iç içe geçtiği yaşam öyküsü, 1900’lü yılların başlarından itibaren Karadeniz’deki yaşama, kültüre, dönüşüme dair malumatı da ince detaylarla veriyor.
Duman Otel
Duman Otel, uzun bir hesaplaşmanın, zindana dönüşen bir muammanın romanı...
Bülent Çallı, ustaca, nefes nefese, tekinsiz ve coşkulu bir dille anlatıyor. Önce karanlık vardı.
Kırgınlığın Kuytusunda
Kırgınlığın Kuytusunda, başka başka hayatların ürpertisinin, aşktan ve hoyratlıktan yükselen kalp seslerinin hikâyeleri.
Sedef Betil, kımıltıları, serinliği, küçük ve büyük kara bulutları anlatıyor. Hepimiz bir kozanın içinde yaşayabiliriz.
Sevil de Sevme
Aslı Tohumcu, solgun ve yalancı ışıltıları inkâr eden bir kadının seçimini anlatıyor. Soğukluğu ustaca bezeyerek…
Seyhan Argun, bir nakkaş gibi ince ince resmediyor yangını ve sıradan kıyametleri… Sabırlı ve göz alıcı…
Ah Mercimeğim
Ah Mercimeğim, en olmayacağı olur eden sebatkârlığın hikâyeleri. Aşkın ve tutunmanın halleri…
Mustafa Çiftci’nin yeryüzüne iyilikle bakan masalsı dünyasından… Taşranın ağrıları, heves ve rüyaları…
Kıymetli Şeylerin Tanzimi
Alışılmış bıkkınlıklar, küçük ve sıradan kıyıcılıklar, avuntular, fısıltılara kananlar… Kıymetli Şeylerin Tanzimi, bir aile tarihi, soluk ve pırpır eden bir ışığın altında geçen hayat muhasebesi…
Sezen Ünlüönen duman gibi hafif, merakla ve sessizce geziniyor evin içinde...
Özgürlüğün PeşindeYaşadım, Diyebilmek İçin...
Özgürlüğün Peşinde: Yaşadım, Diyebilmek İçin... Yüksel Selek’in şahsi hikâyesinin yanına Türkiye’nin yakın siyasi yaşamını ve gündemini de ekleyen mütevazı ve nadide bir katkı…
Mermer Köşk
Mermer Köşk, yıkıcı bir aşkın romanı. Uğur ile Öykü’nün, Uğur ile Ezgi’nin, Öykü ile Ezgi’nin hikâyesi… Skandalların, sırların, eski defterlerin derkenarları… Paranın itişmesi, ego savaşları ve alacakaranlık bir aile tarihi.